DURDANE YILDIZ'DAN ÜÇLEME ŞİİR;
DİLOVASI, TAVŞANCIL, YAHYA KAPTAN ŞİİRİ
BEN DİLOVASI
Tarihteki adım ‘’ deniz kenarı’’
Antik dönem Nikomedya Krallığına kadar
Uzanır tarihimin dalları
Ben Dilovası,
Konaklar şehri.
Köyelerim var sıra sıra tepe tepe
Demirciler Köyü’m taa eskiden beri demir döver gemilerine.
İşte Tepecik, Köseler, Çerkeşli’de
Halılarım, kilimleri, yemeklerim, yağhanelerimle,
Demiriler Konağı’mda kalem işi bezemelerle.
Ben Dilovası
Yeşilini ormanından, mavisini Marmara’dan
Alını kirazından, morunu üzümünden, siyahını zeytininden alan şehir.
İlmek ilmek dokunmuş kültürüyle
Bir kilim misali bayram yeri
Al gözüm seyreyle beni.
İşte Diliskelesi,
2700 yıllık tarihi geçmişi.
Bir ucundan Mimar Sinan tutar,
Bir ucundan Osman Gazi beni.
Sene 1640 Evliya Çelebi
Dile getirir şifalı suyunu Diliskelesi.
Ben Dilovası
Eynerce’nin meşelerle sarılmış,
Ormanlarla kaplı yolu, deresi, Adatepesi
Medeniyetin berekete uzanan cenneti.
Tarihte şanla, yiğitlikle, kahramanlıkla an beni.
Nice kahramanların ayak izini taşır toprağım,
En kutsal tepede yatar, kahramanım, Yahya Kaptan’ım.
BEN YAHYA KAPTAN
Mustafa Kemal’e adanmış ömür, nefer.
Nutuk’ta sayfalarca benden bahseder.
Ben Yahya Kaptan, gözü pek komutan, asker.
Tavşancıl halkıyla dağıttım Rum Çetelerini.
Bak yine saat gece yarısı tutmuyor uyku beni.
30 kişiydik, yüzlerce jandarma ile sardılar beldemi,
Pehlivan Mustafa’nın evinden aldılar beni.
‘’ Uzaklarda ölüm sessizliği, içimde sonsuz bir çığlık var.
Gözlerimdeki bulutlar, bir şehre yağmur olmaya hazırlar.’’
Hani çeşmeler gülüp oyanayıp sohbetler için, muhabbetler içindi.
Genç kızlar eğlenir, anneler sularını çekerdi.
Kırık yalaklı çeşme başında bu kez ölüm, acı, keder belirdi.
Önce başımdan vurulup sonra başım kesildi.
Çeşmelerin sesi, suyu kesildi.
29 yıllık ömür vatan uğruna seve seve feda edildi.
‘’ Beden ölür, çürür; cana bakın siz.
Kim kiminle yürür; ona bakın siz.’’
Ben Yahya Kaptan
Şehitlik tacı başımda
Tavşancıl Tepesi’nden selam olsun Kemal Paşa’ya,
Tüm vatan evlatlarına.
BEN KARTACALI ANİBAL
Yürekli onurlu general.
Şair Juvenal mısralarında anar:
‘’Koy terazinin kefesine Anibal’ı,
Diğer kefeye bütün en büyük komutanları.’’
Diye bana övgüler sunar.
Ben de geçtim bu eşsiz diyar Dilovası, Libissa’dan.
Sanki duyar gibiyim yaklaşan adımlarını,
Yüce kahraman Yahya Kaptan.
Kaç kazanılmış savaşa bedel senin onurlu bir dik duruşun, vatan yolunda.
Selamla karşıladım ayakta,
Bayrak Tepe’den dalgalanan bayrakla.
Esen rüzgarlar getirir senin cennet kokunu,
Bu mahzun topraklara.
BEN TAVŞANCIL
700 yıllık geçmişin izlerini taşır taşım, toprağım.
İrene ve Halil’in aşkından başlar sevdalığım.
Hiçbir korsanla, çeteyle savaşırken eğilmedi başım.
Sahili benimle güvencededir Osmanlının.
Rumlar, Ermeniler, çeteler giremez, kutsaldır toprağım.
Zeytinin en hası, padişah sofralarının çavuş üzümü, kirazı.
Pidenin mancarlısı, kuyu suyunun en tatlısı.
Davul dövdürdük düğün kurduk.
Davul dövdürdük güreş tuttuk.
Bitirdik hasatları festivallerle eğlenceye doyduk
Ben Tavşancıl
Karaburun’dan seyreyle;
Bende gün batışı.
Yağhaneler, hamamlar, kuyular, bağlar, bahçeler…
Pırıl pırıl sahil, sükut içinde tren garı.
Cumbalı evlerin usta ellerden çıkmış şaheser saçakları
Kapıların umutla çalan tokmakları;
Açılan çifte kanatları.
Bilirim bir yiğit yatar koynunda:
Kahramanlar kahramanı Yahya Kaptan.
Selam olsun sana
Selam olsun Yahya Kaptan’a.
DURDANE YILDIZ
TAVŞANCIL / 2021